hocariza.tr.gg - KURANI KERİMDE BÜYÜ İLE İLGİLİ AYETİ KERİMELER
 
ANA SAYFA
KURANi KERiME BAKiS
MELEK
AKIL
BATIN
B SIRRI
B ESMELE
iSLAMDA KELİME VE KAVRAMLAR
iSLAMi HAT YAZILARI VAV ve ESMAUL HUSNA
RUH BEYiN DÜSÜNCE
BiG BANG
ESMAUL HUSNA VE SIRLARI ESRARI FAZİLETİ
ALLAH C.C. KELAMI
ALLAH CC UN SIFATLARI
AYETEL KURSiNİN ESRARI FAZİLETİ
ESMAUL HUSNA RESiMLERi
ZENGiNLiK DUALARI
CELCELUTiYE DUASI Türkçe Anlamı
Celcelutiye duasinin faziletleri
Celcelutiye duasi arapca latince okunuslu
CELCELUTiYENİN KAYIP BOLUMLERi
SEKiNE DUASI DİLEK HACET DUASI LATiNCE VE ANLAMI
BES AYETLER VE SIRLARI
YASiN SURESi OKUNUSU VE ANLAMI
VAKIA SURESi OKUNUSU VE ANLAMI
LA HAVLE VE LA KUVVETE iLLA BiLLAHiL ALiYYiL AZiM
FUTUH UL GAYB ABDULKADİR GEYLANİ HZ.
TAYY i MEKAN NEDİR ?
SEYTANIN HiLELERi
ASTRAL YOLCULUK
Ebced ve Cifir Bir Kabala Öğretisi midir?
Ebced Çeşitleri ve Ebced Tabloları
EBCED CESiTLERi
MARiFETNAME 1.BOLUM
KALP MUCİZESİ
56000 GOZ MUCiZESi
BEYiN MUCiZESi
GOZ MUCiZESi
HORMONLAR MUCİZESİ
DERİ MUCİZESİ
ALLAH CC 99 esmaul husnasi
KURAN MUCiZELERi 1 2 3 4 5 6 7 8
HZ SULEYMAN AS
HZ SULEYMAN GENiS ANLATIM
O AN AYNI AN
Vücut Ağırlığının 5.000 Katını Taşıyabilen Karıncalar
20 MİLYON YILLIK ÖRÜMCEK FOSİLİ BİZE NE ANLATIYOR ?
Kuran'da Evrime Delil Yoktur
iNSAN ROBOT MUDUR ?
Kuantum Vaka Çözümlemesi
BORCLARDAN SIIKINTILARDAN KURTULMA DUALARI
HELAL RIZK TALEP ETMEK
RIZKI ARTIRAN VE BEREKETLENDiREN AMiLLER NELERDiR
RIZK İÇİN ÜZÜLMEMELİ
REANKARNASYON
iletisim
Ziyaretçi defteri
Galeri
Link listesi
ALLAH DİLEDİĞİNE BOL DİLEDİĞİNE AZ RIZK VERİR
KADER
KADER NEDİR
STEVE JOBS UN SON SOZLERi APPLE KURUCUSU
SINAV STRESINE DOKUNUS
Riza Muhtaroglu kimdir ?
E KiTAP PDF DOC iNDiR
İSLAM TERÖRÜ LANETLER PDF DOC İNDİR
KİTAPEHLi.COM NAMAZ KILAN HIRİSTİYANLAR
PEYGAMBERİMİZ (S.A.V) VE DÖRT HALİFE DÖNEMİNDE MUSEVİLER VE HIRİSTİYANLAR
AMERİKADA MÜŞLÜMAN OLANLAR
CELCELTiYE BEDi DUASI ARAPCA LATiNCE TURKCE
KURANI KERİMDE BÜYÜ İLE İLGİLİ AYETİ KERİMELER
7 AYETLER KORUMA VE FAYDALARI
NEBE SURESİ MEALİ
ENAM SURESİ MEALİ
YASiN SURESi MEALi
ALLAHIN VARLIĞININ 12 DELİLİ PDF KİTAP İNDİR
CELCELUTİYE LATINCE OKUNUS VE ANLAMI
5.MAiDE SURESi MEALi
1.FATiHA SURESi MEALİ
2.BAKARA SURESi MEALi
CASIYE SURESI 3 BIRARADA
1.FATiHA SURESi TEFSiRi
BUYUK HACET DiLEK DUASI
DUA VE ZiKiR
DUA NEDiR?
DUANIN SEKLi
SiLSiLE-i SADAT-I KiRAM
DUANIN YERi
DUA VE KADER
DUANIN ZAMANI
CIN MUASALLATLARI VE COZUM YOLLARI
CiN MUSALLATI FiZiKSEL BELiRTiLERi iCiMDE CiN VARMI
CiN SULALESi SOYLARI KABiLELERi
CiN MUSALLATI METAFiZiK ETKiLERi BOLUM 2
iLAH RAB iBADET DiN MEVDUDi
KURANA GORE DORT TERiM MEVDUDi
KURANI KERiMDEN ORNEK DUALAR
OZEL 19 LU HACET DUASI
DURUGORU NEDIR
AYETEL KURSININ BILIMSEL SIRRI
RABITANIN DELİLLERİ..!!!
Reankarnasyonun ıcyuzu CiN MUSALLATIDIR
ASLINDA HEPMİZ BİRİZ
KURANDA BASORTUSU KELIMESI VARMI YOKMU
   

 

Kur’ân’da büyü ile ilgili âyetler

Havas 0 1,224 Kişi okudu

Email

Print

Büyü ve mâhiyeti ile ilgili âyetler aşağıda listelenmiştir. Büyüyü inkâr eden bu ayetleri inkâr etmiş olur ve dinden çıkar.

Büyü için şartlar ne kadar hazır ve uygun olur ise olsun ve ne kadar güçlü büyü yapılırsa yapılsın Allah Teâlâ’nın izni olmadan büyü kimseye tutmaz ve zarar veremez: Bakara suresi 102. Ayet

وَاتَّبَعُوا مَا تَتْلُوا الشَّيَاطٖينُ عَلٰى مُلْكِ سُلَيْمٰنَ وَمَا كَفَرَ سُلَيْمٰنُ وَلٰكِنَّ الشَّيَاطٖينَ كَفَرُوا يُعَلِّمُونَ النَّاسَ السِّحْرَ وَمَا اُنْزِلَ عَلَى الْمَلَكَيْنِ بِبَابِلَ هَارُوتَ وَمَارُوتَ وَمَا يُعَلِّمَانِ مِنْ اَحَدٍ حَتّٰى يَقُولَا اِنَّمَا نَحْنُ فِتْنَةٌ فَلَا تَكْفُرْ فَيَتَعَلَّمُونَ مِنْهُمَا مَا يُفَرِّقُونَ بِهٖ بَيْنَ الْمَرْءِ وَزَوْجِهٖ وَمَا هُمْ بِضَارّٖينَ بِهٖ مِنْ اَحَدٍ اِلَّا بِاِذْنِ اللّٰهِ وَيَتَعَلَّمُونَ مَا يَضُرُّهُمْ وَلَا يَنْفَعُهُمْ وَلَقَدْ عَلِمُوا لَمَنِ اشْتَرٰيهُ مَا لَهُ فِى الْاٰخِرَةِ مِنْ خَلَاقٍ وَلَبِئْسَ مَا شَرَوْا بِهٖ اَنْفُسَهُمْ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ

Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların (ve şeytan tıynetli insanların) uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil’deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler. Hâlbuki o iki melek, “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme” demedikçe, kimseye (sihir) öğretmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi

Yahudilerin Büyücülüğü: Bakara suresi 103. Ayet

ولَوْ اَنَّهُمْ اٰمَنُوا وَاتَّقَوْا لَمَثُوبَةٌ مِنْ عِنْدِ اللّٰهِ خَيْرٌ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ

Eğer onlar iman edip Allah’ın emirlerine karşı gelmekten sakınmış olsalardı, Allah katında kazanacakları sevap kendileri için daha hayırlı olacaktı. Keşke bilselerdi!

Fal ve falcılık: Maide suresi 3. ayet

حُرِّمَتْ عَلَيْكُمُ الْمَيْتَةُ وَالدَّمُ وَلَحْمُ الْخِنْزٖيرِ وَمَا اُهِلَّ لِغَيْرِ اللّٰهِ بِهٖ وَالْمُنْخَنِقَةُ وَالْمَوْقُوذَةُ وَالْمُتَرَدِّيَةُ وَالنَّطٖيحَةُ وَمَا اَكَلَ السَّبُعُ اِلَّا مَا ذَكَّيْتُمْ وَمَا ذُبِحَ عَلَى النُّصُبِ وَاَنْ تَسْتَقْسِمُوا بِالْاَزْلَامِ ذٰلِكُمْ فِسْقٌ اَلْيَوْمَ يَئِسَ الَّذٖينَ كَفَرُوا مِنْ دٖينِكُمْ فَلَا تَخْشَوْهُمْ وَاخْشَوْنِ اَلْيَوْمَ اَكْمَلْتُ لَكُمْ دٖينَكُمْ وَاَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَتٖى وَرَضٖيتُ لَكُمُ الْاِسْلَامَ دٖينًا فَمَنِ اضْطُرَّ فٖى مَخْمَصَةٍ غَيْرَ مُتَجَانِفٍ لِاِثْمٍ فَاِنَّ اللّٰهَ غَفُورٌ رَحٖيمٌ

Ölmüş hayvan, kan, domuz eti, Allah’tan başkası adına boğazlanan, (henüz canı çıkmamış iken) kestikleriniz hariç; boğulmuş, darbe sonucu ölmüş, yüksekten düşerek ölmüş, boynuzlanarak ölmüş ve yırtıcı hayvan tarafından parçalanmış hayvanlar ile dikili taşlar  üzerinde boğazlanan hayvanlar, bir de fal oklarıyla kısmet aramanız  size haram kılındı. İşte bütün bunlar fısk (Allah’a itaatten kopmak)tır. Bugün kâfirler dininizden (onu yok etmekten) ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı seçtim.  Kim şiddetli açlık durumunda zorda kalır, günaha meyletmeksizin (haram etlerden) yerse, şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir

Fal ve Falcılık: Maide suresi 90. ayet

Ey iman edenler! (Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz

Âyetlere “büyü” diyorlar: Maide suresi 110. Ayet

اِذْ قَالَ اللّٰهُ يَا عٖيسَى ابْنَ مَرْيَمَ اذْكُرْ نِعْمَتٖى عَلَيْكَ وَعَلٰى وَالِدَتِكَ اِذْ اَيَّدْتُكَ بِرُوحِ الْقُدُسِ تُكَلِّمُ النَّاسَ فِى الْمَهْدِ وَكَهْلًا وَاِذْ عَلَّمْتُكَ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰیةَ وَالْاِنْجٖيلَ وَاِذْ تَخْلُقُ مِنَ الطّٖينِ كَهَيْپَةِ الطَّيْرِ بِاِذْنٖى فَتَنْفُخُ فٖيهَا فَتَكُونُ طَيْرًا بِاِذْنٖى وَتُبْرِئُ الْاَكْمَهَ وَالْاَبْرَصَ بِاِذْنٖى وَاِذْ تُخْرِجُ الْمَوْتٰى بِاِذْنٖى وَاِذْ كَفَفْتُ بَنٖى اِسْرَایٖٔلَ عَنْكَ اِذْ جِئْتَهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ فَقَالَ الَّذٖينَ كَفَرُوا مِنْهُمْ اِنْ هٰذَا اِلَّا سِحْرٌ مُبٖينٌ

O gün Allah, şöyle diyecek: “Ey Meryem oğlu İsa! Senin üzerindeki ve annen üzerindeki nimetimi düşün. Hani, seni Ruhu’l-Kudüs (Cebrail) ile desteklemiştim. Beşikte iken de, yetişkin iken de insanlara konuşuyordun.  Hani, sana kitabı, hikmeti, Tevrat’ı, İncil’i de öğretmiştim.  Hani iznimle çamurdan kuş şekline benzer bir şey yapıyordun da içine üflüyordun, benim iznimle hemen bir kuş oluyordu.  Yine benim iznimle doğuştan körü ve alacalıyı iyileştiriyordun. Hani benim iznimle ölüleri de (hayata) çıkarıyordun. Hani sen, İsrailoğullarına açık mucizeler getirdiğin zaman, ben seni onlardan kurtarmıştım da onlardan inkâr edenler, “Bu,  ancak açık bir büyüdür” demişlerdi

Sihr (Büyü): Maide suresi 110. Ayet

اِذْ قَالَ اللّٰهُ يَا عٖيسَى ابْنَ مَرْيَمَ اذْكُرْ نِعْمَتٖى عَلَيْكَ وَعَلٰى وَالِدَتِكَ اِذْ اَيَّدْتُكَ بِرُوحِ الْقُدُسِ تُكَلِّمُ النَّاسَ فِى الْمَهْدِ وَكَهْلًا وَاِذْ عَلَّمْتُكَ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰیةَ وَالْاِنْجٖيلَ وَاِذْ تَخْلُقُ مِنَ الطّٖينِ كَهَيْپَةِ الطَّيْرِ بِاِذْنٖى فَتَنْفُخُ فٖيهَا فَتَكُونُ طَيْرًا بِاِذْنٖى وَتُبْرِئُ الْاَكْمَهَ وَالْاَبْرَصَ بِاِذْنٖى وَاِذْ تُخْرِجُ الْمَوْتٰى بِاِذْنٖى وَاِذْ كَفَفْتُ بَنٖى اِسْرَایٖٔلَ عَنْكَ اِذْ جِئْتَهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ فَقَالَ الَّذٖينَ كَفَرُوا مِنْهُمْ اِنْ هٰذَا اِلَّا سِحْرٌ مُبٖينٌ

O gün Allah, şöyle diyecek: “Ey Meryem oğlu İsa! Senin üzerindeki ve annen üzerindeki nimetimi düşün. Hani, seni Ruhu’l-Kudüs (Cebrail) ile desteklemiştim. Beşikte iken de, yetişkin iken de insanlara konuşuyordun.  Hani, sana kitabı, hikmeti, Tevrat’ı, İncil’i de öğretmiştim.  Hani iznimle çamurdan kuş şekline benzer bir şey yapıyordun da içine üflüyordun, benim iznimle hemen bir kuş oluyordu.  Yine benim iznimle doğuştan körü ve alacalıyı iyileştiriyordun. Hani benim iznimle ölüleri de (hayata) çıkarıyordun. Hani sen, İsrailoğullarına açık mucizeler getirdiğin zaman, ben seni onlardan kurtarmıştım da onlardan inkâr edenler, “Bu,  ancak açık bir büyüdür” demişlerdi.

Sihr (Büyü): Enam suresi 7. Ayet

وَلَوْ نَزَّلْنَا عَلَيْكَ كِتَابًا فٖى قِرْطَاسٍ فَلَمَسُوهُ بِاَيْدٖيهِمْ لَقَالَ الَّذٖينَ كَفَرُوا اِنْ هٰذَا اِلَّا سِحْرٌ مُبٖينٌ

“(Ey Muhammed!) Eğer sana kâğıda yazılı bir kitap indirseydik, onlar da elleriyle ona dokunsalardı, yine o inkâr edenler, “Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir” diyeceklerdi

Aldatmak için birbirlerine büyülü sözler fısıldarlar: Enam suresi 112. Ayet

وَكَذٰلِكَ جَعَلْنَا لِكُلِّ نَبِىٍّ عَدُوًّا شَيَاطٖينَ الْاِنْسِ وَالْجِنِّ يُوحٖى بَعْضُهُمْ اِلٰى بَعْضٍ زُخْرُفَ الْقَوْلِ غُرُورًا وَلَوْ شَاءَ رَبُّكَ مَا فَعَلُوهُ فَذَرْهُمْ وَمَا يَفْتَرُونَ

İşte böylece biz her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. Bunlar aldatmak için birbirlerine yaldızlı laflar fısıldarlar. Rabbin dileseydi, bunu yapamazlardı. O hâlde, onları iftiralarıyla baş başa bırak

İnsanların İslâm’dan başka ideolojilerden büyülenmelerinin yanlış olduğu: Enam suresi 112. Ayet

İşte böylece biz her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. Bunlar aldatmak için birbirlerine yaldızlı laflar fısıldarlar. Rabbin dileseydi, bunu yapamazlardı. O hâlde, onları iftiralarıyla baş başa bırak

Aldatmak için birbirlerine büyüleyici sözler fısıldarlar: Enam suresi 121. Ayet

وَلَا تَاْكُلُوا مِمَّا لَمْ يُذْكَرِ اسْمُ اللّٰهِ عَلَيْهِ وَاِنَّهُ لَفِسْقٌ وَاِنَّ الشَّيَاطٖينَ لَيُوحُونَ اِلٰى اَوْلِيَائِهِمْ لِيُجَادِلُوكُمْ وَاِنْ اَطَعْتُمُوهُمْ اِنَّكُمْ لَمُشْرِكُونَ

Üzerine Allah adı anılmayan (hayvan)lardan yemeyin. Çünkü bu şekilde davranış fasıklıktır. Bir de şeytanlar kendi dostlarına sizinle mücadele etmeleri için mutlaka fısıldarlar. Onlara boyun eğerseniz şüphesiz siz de Allah’a ortak koşmuş olursunuz

Ayetlere büyü diyorlar: Araf suresi 103. Ayet

ثُمَّ بَعَثْنَا مِنْ بَعْدِهِمْ مُوسٰى بِاٰيَاتِنَا اِلٰى فِرْعَوْنَ وَمَلَائِهٖ فَظَلَمُوا بِهَا فَانْظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُفْسِدٖينَ

Sonra onların ardından Mûsâ’yı, apaçık mucizelerimizle Firavun’a ve onun ileri gelen adamlarına peygamber olarak gönderdik de onları (mucizeleri) inkâr ettiler. Bak, bozguncuların sonu nasıl oldu

Ayetlere büyü diyorlar: Araf suresi 105. Ayet

حَقٖيقٌ عَلٰى اَنْ لَا اَقُولَ عَلَى اللّٰهِ اِلَّا الْحَقَّ قَدْ جِئْتُكُمْ بِبَيِّنَةٍ مِنْ رَبِّكُمْ فَاَرْسِلْ مَعِىَ بَنٖى اِسْرَایٖٔلَ

Bana, Allah’a karşı sadece gerçeği söylemem yaraşır. Ben size Rabbinizden açık bir delil (mucize) getirdim. Artık İsrailoğullarını benimle gönder.”

Ayetlere büyü diyorlar: Araf suresi 106. Ayet

قَالَ اِنْ كُنْتَ جِئْتَ بِاٰيَةٍ فَاْتِ بِهَا اِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِقٖينَ

Firavun, “Eğer açık bir delil getirdiysen haydi göster onu bakalım, şayet doğru söyleyenlerden isen” dedi.

Ayetlere büyü diyorlar: Araf suresi 107. Ayet

فَاَلْقٰى عَصَاهُ فَاِذَا هِىَ ثُعْبَانٌ مُبٖينٌ

Bunun üzerine Mûsâ, asasını yere attı. Bir de ne görsünler, apaçık bir ejderha

KUR'ANDA BÜYÜ AYETLERİ KUR'ANDA BÜYÜ VAR MI KUR'ANDA BÜYÜ GEÇEN AYETLER

 


 
Bugün 8 ziyaretçi (18 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol